İnce Satırlar
Liste Modu
Döşeme Modu
Sade Döşeme Modu
Blog Modu
Günümüzde üretilen bataryadan dokunmatik ekranlara, yongasetlerinden işlemci ve grafik birimlerine kadar hemen her türlü üründe nadir bulunan elementlerden vardır. Neodimum, prometyum, itrium, serium gibi nadir bulunan elementlerin bir kısmı zararsız bir kısmı ise ölümcül hastalıklara sebebiyet verecek kadar tehlikelidir. Bu nadir bulunan elementlere hakim olanın teknoloji dünyasına da hakim olacağını iddia etmek çok yanlış olmaz.
Dünyanın en büyük elektronik üreticisi konumunda olan Çin nadir bulunan elementlerin çıkarılması konusunda da büyük bir hegemonyaya sahip. Dünyadaki nadir bulunan elementlerin %97’si ve 13 tanesi Çin’de çıkarılıyor. Çoğunlukla Çin’in kuzeyinde bulunan İç Moğolistan otonom bölgesinde faaliyet gösteren özel ve kamu firmaları bu madenleri çıkarmakla uğraşıyor. Ancak son bir yılda meydana gelen azalma yüzünden Çin tüm özel maden firmalarını kamulaştırmıştı.
Ucuz işgücü yanında nadir bulunan elementlere de sahip olma Çin’in bileğini bükülmez yapıyor. Teknoloji firmaları ister istemez üretim tesislerini ya buraya kaydırıyor ya da Foxconn gibi işletmelerde parça üretim anlaşması yapıyor. Bunun yanında stoklardaki azalma ve Çin’in agresif ithalat politikaları geniş bir yelpazedeki elektronik cihazların global fiyatlarının yükselmesine neden oluyor.
Çin’in hegemonyasını kırmak için pek çok ülke nadir bulunan element arayışı içinde. Şu ana kadar en büyük başarı haberi Japonya’dan geldi. Pasifik Okyanusu’nda araştırmalar yapan jeolog Yasuhiro Kato liderliğindeki ekip deniz yüzeyinden 6 000 km aşağıdaki deniz yatağında devasa bir element rezervine rastladı. Genel olarak itrium elementinin olduğu bu grubun ağırlığı yaklaşık 100 milyar ton civarında.
Bu keşif Japonya’ya belirli bir üstünlük kazandıracak nitelikte. Çünkü dünyanın şu an ki nadir element rezervi 110 milyar ton civarında. Kato yaptığı açıklamada rezervin çok yoğun olduğunu ve 1 kilometre karelik bir alanın bile dünyanın üretim ihtiyacının 5 te 1 ini karşılayabileceğini belirtti.
Özellikle okyanus tabanlarında bol miktarda rezerv olduğu sanılıyor. Bu bakımdan pek çok maden firması lisans alarak kazı çalışmaları yapmakta. Fakat bu çalışmalardaki en büyük risk bir radyoaktif sızıntıya sebep olmak. Bu açıdan çalışmaların büyük titizlikle yürütülmesi gerekiyor.
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
1 Kişi Okuyor (0 Üye, 1 Misafir) 1 Masaüstü
GENEL İSTATİSTİKLER
12365 kez okundu.
25 kişi, toplam 27 yorum yazdı.
HABERİN ETİKETLERİ
Diğer Bilim, çin