Çin’in mega enerji planı: Kesintisiz küresel temiz enerji ağı

2050 yılına kadar kurulması hedeflenen küresel güneş-rüzgar enerji ağı, dünya çapında enerji krizini çözmeyi ve elektrik üretim kapasitesini bugünkü ihtiyacın 3 katına çıkarmayı vadediyor. Çin’in öncülük ettiği ve Danimarka ile ABD’den bilim insanlarının katkı sunduğu yeni çalışma, daha düşük maliyetli ve verimli bir enerji sisteminin mümkün olduğunu ortaya koyuyor.

Bölgesel değil küresel çözüm önerisi

Nature Communications dergisinde yayımlanan çalışmaya göre, enerji arz-talep dengesini sağlamada bölgesel sistemler yetersiz kalıyor. Güneş ve rüzgar enerjisinin günlük ve mevsimsel dalgalanmalara bağlı olarak kesintili üretimi, mevcut sistemlerin enerji talebini her zaman karşılayamamasına yol açıyor. Ancak küresel çapta birbirine bağlı bir sistem, dünyanın farklı bölgelerinde oluşan enerji üretim zirvelerini kullanarak 24 saat kesintisiz enerji tedariki sağlayabilir.

Ulaşım altyapısı hazır, siyasi zemin değil

Çalışmanın baş yazarı ve Çin Bilimler Akademisi'nden Prof. Yao Ling, bu sistemin kurulması için gereken teknolojilerin ya zaten mevcut olduğunu ya da hızla olgunlaştığını belirtiyor. Bunlar arasında yüksek gerilimli iletim hatları, okyanus altı enerji kabloları, akıllı şebekeler ve büyük ölçekli enerji depolama sistemleri yer alıyor.

Ancak Yao’ya göre asıl zorluk teknik değil, politik engeller. Ülkeler arası çıkar uyumsuzluğu, enerji güvenliği kaygıları ve ortak altyapıya olan güven eksikliği bu projeyi yavaşlatabilecek başlıca sorunlar. Ukrayna-Rusya savaşı gibi jeopolitik krizler, ülkeleri enerji bağımsızlığını önceliklendirmeye itiyor.

Öte yandan araştırmacılar Araştırmacılar, üç aşamalı bir geçiş planı öngörüyor: 2030’larda komşu bölgeler arasında bağlantılar, 2040’larda kıtalar arası enerji köprüleri ve 2050’lerde küresel entegrasyon.

Ayrıca bkz.

Suudi Arabistan’dan Türkiye’ye 5 GW’lık dev enerji yatırımı

Tahmini 116,9 trilyon dolarlık yatırımın bağımsız bölgesel sistemlere göre 22,47 trilyon dolar tasarruf sağlayabileceği belirtiliyor. Ayrıca sistemin, gerekli rüzgar ve güneş enerji santrali kapasitesini yüzde 22,1, enerji depolama ihtiyacını ise yüzde 41,6 oranında azaltabileceği belirtiliyor.

Gelişmekte olan bölgeler için fırsat

Kuzey Afrika çölleri, Orta Asya bozkırları, Patagonya'nın rüzgarlı ovaları ve Batı Avustralya’nın güneş zengini bölgeleri yenilenebilir enerji için büyük potansiyel barındırıyor. Ancak bu bölgelerde yerel talep düşük. Küresel bir sistem, bu alanların potansiyelini değerlendirmek için ekonomik teşvikler yaratabilir. Enerji, Doğu Asya, Avrupa ve Kuzey Amerika gibi yüksek talep bölgelerine ulaştırıldığında, altyapı yatırımları da daha kolay geri dönebilir.

Elbette bu devasa küresel enerji planında Çin’in stratejik rolü çok büyük. Çin’in uygun maliyetli güneş ve rüzgar teknolojileri üretimi, devasa enerji depolama kapasitesi ve yüksek gerilimli iletim kabiliyetleri, bu küresel sistemde öncü rol oynamasını mümkün kılıyor. Ülke hem ithalatçı hem de ihracatçı olarak çift yönlü bir enerji akışıyla 2050’de sistemin merkezlerinden biri olabilir.

Haberi DH'de Gör Yorumlar ve Diğer Detaylar