Resmi Gazete'de yayımlanan yasayla birlikte rüzgar enerjisi projelerinde ruhsat ve imar dahil birçok iznin süresi 4 yıldan 18 aya kadar düşürülebilecek. Güneş enerjisi projelerinde ise ortalama 2 yıl süren izin süreçlerinin 1,5 yıla kadar kısalması öngörülüyor.
ÇED süreci esnekleşiyor, bürokrasi azalıyor
Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreçlerinde de önemli esneklikler getirildi. Artık ÇED raporu, imar izni için zorunlu bir ön koşul olmayacak. Böylece projeler, ÇED başvurusu devam ederken ruhsat ve imar işlemlerine de başlayabilecek.
Güneş Enerjisi Sanayicileri ve Endüstrisi Derneği (GENSED) Genel Sekreteri Hakan Erkan, yeni düzenlemeyle Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’na daha geniş yetkiler verildiğini, EPDK'nın acele kamulaştırma yetkisinin de güçlendirildiğini belirtti. Erkan, "Bu sayede yatırımlar daha hızlı ilerleyecek. ÇED, artık ön şart değil; diğer izinlerle eş zamanlı yürütülebilecek" dedi.
Erkan ayrıca, orman vasfını yitirmiş ve yeşillik olmayan arazilerin hibrit yenilenebilir projeler için kullanılabileceğini, ruhsatsız üretim tesislerine uygunluk affı getirildiğini ve bu tesislerin yasal hale gelebileceğini vurguladı.
Rüzgar projelerinde doğa korunarak hız kazanacak
Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ENSİA) Başkanı Alper Kalaycı ise rüzgar enerjisi projelerinde süreci en çok yavaşlatan etkenin ÇED süreci olduğunu belirtti. Kalaycı, “Daha önce ÇED tamamlanmadan diğer izinlere geçilemiyordu. Artık süreçler üst üste yürütülebilecek, bu da ciddi zaman kazancı sağlayacak” diye konuştu.
Yeni düzenleme ile Türkiye’nin rüzgar projelerini Avrupa ülkelerinden daha hızlı şekilde hayata geçirebileceğini ifade eden Kalaycı, özellikle yabancı yatırımcılar için cazip bir ortam oluşabileceğini söyledi. Kalaycı ayrıca, yatırımcı ilgisinin daha da artması için elektrik satış fiyatları ve dağıtım bedelleri gibi konularda da ek düzenlemelere ihtiyaç olduğunu belirtti.
Rüzgar projelerinde orman izinleri sadeleştirilirken, ana kuş göç yolları dışındaki alanlarda ornitolojik gözlem zorunluluğu da kaldırıldı. Bu sayede hem doğa korunacak hem de projelerin önü açılacak.
Türkiye'nin 2035 ve 2053 hedeflerine destek
“Süper İzin” yasasıyla birlikte Türkiye’nin 2035 yenilenebilir enerji hedeflerine ve 2053 net sıfır emisyon vizyonuna ulaşmasında önemli bir adım atıldığı belirtiliyor. Bürokratik süreçlerin azaltılması ve yatırım ortamının iyileştirilmesi, yenilenebilir enerji alanında Türkiye’nin daha rekabetçi bir konuma gelmesini sağlayacak.
Haberi DH'de Gör
{{body}}
{{/longBody}} {{^longBody}}{{body}}
{{/longBody}}