AMD'nin Fusion işlemcileri detaylandı: Dört çekirdek ve DirectX 11 GPU

ATi Radeon HD 5800 serisi ile endüstrinin en hızlı grafik çözümlerini bünyesinde barındıran AMD, ekran kartı pazarındaki başarısını işlemci tarafına da yansıtmak istiyor. Athlon64 X2 işlemcileriyle 2006 yılına kadar güçlü olan ancak Intel'in Core 2 Duo işlemcilerini duyurmasıyla birlikte performans rekabetinde geri düşen ve o günden bu yana liderliği ele geçiremeyen AMD, tasarım çalışmaları yıllar öncesine dayanan yeni nesil işlemcileriyle yeniden lider olmayı ve endüstrinin en hızlı işlemcilerini sunmayı hedefliyor. AMD'nin işlemci tasarım ekibi hali hazırda iki önemli proje üzerinde çalışıyor ki bunlar Bulldozer kod adlı yeni nesil mikroişlemci mimarisi ve konsept bazında ilk defa AMD tarafından dile getirilen L1aono kod adlı (Fusion) melez işlemci ( CPU + GPU ) konsepti.

AMD, Fusion işlemcilerini 32nm High-K Metal Kapı, SOI teknolojisiyle üretecek.

Bu haberimizde Fusion işlemcileriyle ilgili AMD'nin yayınladığı bazı yeni dökümanlara değineceğiz ama öncesinde dilerseniz Bulldozer ve Fusion tasarımları arasındaki temel farkı kısaca hatırlayalım. Bulldozer mimarisi, AMD'nin önümüzdeki birkaç yıl boyunca pazara sunacağı masaüstü, mobil ve sunucu işlemcilerine güç verecek ana tasarım olacak. Athlon64 işlemcilerinde K8, Phenom işlemcilerinde K10 ve Phenom II işlemcilerinde K10.5 mimarisini kullanan AMD, henüz isimlendirmeleri açıklanmayan ancak 2011 yılında pazara sürülmeleri beklenen yeni nesil işlemcilerinde tamamiyle baştan tasarlanan hatta fikir bazında kökenleri 2004-2005 yılına kadar uzanan Bulldozer mimarisini kullanacak. Fusion ise mimari gelişimden öte yeni bir işlemci tasarımı yani mevcut mimarinin farklı bir konsept ile sunulmasını esas alıyor.

AMD'nin Fusion işlemcileriyle ilgili planları ATi'nin satın alınma sürecine hatta öncesine kadar gidiyor. Bilindiği gibi AMD, yaklaşık 5.5 milyar dolarlık bedelle ATi'ı satın alacağını duyurmuş ve bu açıklamanın yapıldığı Temmuz 2006'dan sadece birkaç ay sonra Ekim ayında satın alma süreci en azından hukuki anlamda tamamlanmıştı. İşte bu sürecin tamamlanmasını takip eden ilk Finansal Analist Toplantıs'nda AMD, Fusion konseptini ortaya atmış ve grafik işlemcinin, merkezi işlem birimine entegre olarak sunulabileceğine değinmişti. Orjinal planlarda 2009 yılı için hedeflenen Fusion işlemcileri, gerek AMD'nin finansal yapısı gerekse de pazardaki rekabet koşullarından ötürü ertelenmiş ve açıklanan son yol haritasında 2010 sonunda hazır olacağı belirtilmişti ki AMD yeni dökümanlarıyla, çalışmaların takvime uygun gittiğini belirtti.

AMD, Fusion işlemcilerinde DirectX 11 destekli GPU kullanacak.

Llano kod adıyla anılan ancak hafızlarda Fusion olarak yer etmiş melez işlemci tasarımıyla ilgili olarak AMD, bazı yeni dökümanlar yayınladı, dilerseniz bu dökümanlar ışığında pazara sunulacak birinci nesil Fusion işlemcilerini daha yakından tanımaya çalışalım. Hızlandırılmış İşlem Ünitesi (APU) olarak tanımlanan Fusion işlemcileri, GlobalFoundries'in Almanya'daki tesislerinde 32nm High-K Metal Kapı, SOI teknolojisi kullanılarak üretilecek. Elimize ulaşan bilgilere üretim aşamasında ikinci nesil daldırma litografyası kullanılacak ve 11 bakır katman ile Low-K yalıtkana yer verilecek. 45nm üretim teknolojisiyle birlikte Intel'in de kullanmaya başladığı High-K Metal Kapı teknolojisi sayesinde Watt başına performansta ciddi artış öngören AMD, daha yüksek ölçeklenebilirlik yeteneği elde edeceğini de söylüyor.

Bilindiği üzere Intel, 32nm üretim teknolojisiyle hazırladığı yeni nesil Core i3 ve Core i5 işlemcilerinde melez tasarıma geçmiş durumda. Ancak doğal bir yapı sunmayan ve 32nm üretim teknolojisiyle hazırlanan işlemci zarını, 45nm üretim teknolojisiyle hazırlanan entegre grafik birimiyle birlikte tek bir pakette buluşturan Intel'in aksine AMD'nin Fusion işlemcileri doğal tasarımla hazırlanıyor. Sandy Bridge mimarisiyle Intel'in de geçeceği doğal tasarım kapsamında hem CPU hem de GPU yetenekleri tek bir zar içerisinde bir bütün olarak sunulacak. İşte tam bu noktada cevabı belkide en çok merak edilen soru, gerek işlemci özellikleri gerekse de entegre grafik yetenekleri açısından AMD'nin hangi mimarileri kullanacağı olsa gerek ki resmi dökümanlar, bu soruya da açıklık getiriyor.

AMD'nin Fusion işlemcileri 3GHz'in üzerinde saat hızlarıyla gelecek.

Daha önceki haberlerimizde de belirttiğimiz gibi pazara sunulacak birinci nesil Fusion işlemcilerinde, merkezi işlem birimi, Phenom II mimarisini temel alacak ancak bir farkla; Fusion işlemcilerinde L3 bellek birimi olmayacak yani bir bakıma Athlon II tasarımına yer verilecek. Dört çekirdekli ilk modellerde her çekirdeğin 1MB Seviye 2 bellek kapasitesiyle donatılacağı yani işlemcilerin toplamda 4MB L2 bellek kapasitesiyle geleceği de açıklanan detaylar arasında yer alıyor. Grafik yetenekleri açısından baz alınacak referans tasarım ise ATi Radeon HD 5000 serisi olacak. Yani ilk jenerasyon L1ano işlemcilerinde muhtemelen Radeon HD 5400 türevi olacak dolayısıyla hem DirectX 11, hem Unified Video Decoder 2.2 hem de Stream desteği sunan bir grafik birimi olabilir.

AMD'nin resmi dökümanlarına göre, dört çekirdekli L1ano işlemcilerinde her çekirdek 9.69mm2 zar alanına (L2 hariç) ve 35 milyon transistöre sahip olacak. 32nm üretim teknolojisinin katkıyları ve yeni güç yönetim özellikleri sayesinde ısıl güç tasarımında mevcut işlemcilere kıyasla ciddi yol alınacağı belirtilen L1ano ailesi , her çekirdek için 2.5 Watt - 25 Watt arasında TDP değerleriyle gelecek. 0.8 - 1.3v arasında çalışma gerilimine sahip olması beklenen melez tasarımlı yeni işlemciler, fabrikasyon sürecindeki ilermelere ve nanometrik gelişmelere bağlı olarak 3GHz'in üzerinde hızlarla sunulabilecekler. Bu arada L1ano işlemcilerinde Intel'in Turbo Boost teknolojisine benzer dinamik güç yönetim mekanizmasıyla, kaynak durumuna ve uygulama ihtiyacına göre otomatik çekirdek hızlandırma desteğinin olması da bekleniyor.

AMD Fusion işlemcileri için ilk örnekleri yılın ilk yarısında iş ortaklarına vermeyi planlıyor.

L1ano işlemcileri için ilk örneklerin yılın ilk yarısında öncelikli iş ortaklarına yollanması bekleniyor. Sene sonuna doğru hazır olması beklenen L1ano işlemcilerinin hacimli satışına ise 2011'de başlanması bekleniyor. Yenilikçi özellikleriyle yeni bir soket yapısı gerektirecek olan L1ano işlemcilerine karşı Intel'in cevabı ise Sandy Bridge jenerasyonu (DirectX 10 GPU ile gelecek) olacak. 2011 yılı AMD için oldukça kritik zira firma hem melez tasarımlı L1ano ailesini hem de Bulldozer tabanlı yeni nesil işlemcilerini pazara sürecek. Bu işlemcilerin elde edeceği başarı, AMD'nin gelecek planlaması ve pazardaki dengelerin kullanıcı lehine gelişmesi adına oldukça önemli. Zira artan rekabet ve gelişen teknoloji daha performanslı çözümlerin pazara girmesini hızlandırırken, fiyatların da kullanıcı lehine düşmesine sağlayabiliyor.

Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz: