Anlık Bildirim

Araştırmalara göre aşıların yan etkilerinden bahsetmemek aşı karşıtlığını arttırıyor

Aarhus Üniversitesi'nde yapılan yeni bir araştırmaya göre aşıların yan etkileri konusunda şeffaf davranmamak aşılanmaya karşı komplo teorilerinin artmasına sebep oluyor.

Aşı karşıtlığının çözümü şeffaf olmak

Aarhus Üniversitesi'ndeki Aarhus BSS'nin yeni araştırmasına göre vatandaşlara yaptırdıklarının aşıların yan etkilerinin bilgisi doğru verildiği takdirde, insanlar aşı yaptırma konusunda daha istekli oluyorlar. Araştırmada pandemiyi yenmenin yolu olarak insanlara verilecek şeffaf bilgi işaret ediliyor. 

Hatırlarsak daha önceden AstraZeneca ve Johnson & Johnson aşıları hakkında düşük trambosit sayıları ve kan pıhtılarıyla ilgili nadir olan yan etkilerden bahsedilmişti. Bununla birlikte BioNTech/Pfizer aşısının da nadir olarak ciddi yan etkiler yaratabildiği dile getirilmişti. Bunların başında kalp iltihabı geliyor. 

Aşı karşıtlığının çözümü şeffaf olmak Tam Boyutta Gör

Yan etkilerle ilgili olan endişeler Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) küresel sağlığa yönelik on tehdidinden birisi. Ve bu yüzden de aşıya karşı olan çekinceyi artırabilir. Bu anlamda bu şekilde bakıldığında yan etkileri dillendirmek küresel bağışıklığın önünde oluşan bir engel gibi duruyor. Öte yandan bunların gizlenmesi veya hasıraltı edilmesi de vatandaşlarda bir kaygı yaratabilir. Dahası bu etik bir hareket de değildir. 

Şeffaf olmak her şeyin çözümü olabilir

Siyaset bilimi profesörü Michael Bang Petersen politikacıların bu pandemiyi olabildiğince hızlı bitirme arzusunda olduğunu ve bu yüzden de aşılama karşıtlığını artırmamak için olabildiğince yan etkileri yumuşatmaya çalıştığını söylüyor. Ancak Aarhus BSS'de yapılan araştırmaya göre aşılar üzerinde daha belirsiz bir hava hakim olduğunda, aşılara karşı komplo teorisi beslemenin daha kolay olduğu işaret ediliyor. Yani esasen vatandaşın az bilgi sahibi olması, aşıya karşı olumlu bakışı değil olumsuz bir bilgi üretimini veya bilgi dezenformasyonunu kışkırtıyor. 

Aarhus Üniversitesi'nde yapılan araştırmada yarısı Amerikalı ve diğer yarısı Danimarkalı 13.000 kişi üzerinde incelemeler yapıldı. Devletleri Ulusal Bilimler Akademisi (PNAS) Proceedings of the National Academy of Sciences dergisinde yayınlanan çalışma aşı için karşılıklı güven olmasının aşıya karşı isteği artırdığını doğruluyor. Ne kadar müphem olursa süreç endişe de o kadar büyüyor. Yani burada politikacıların kamera önüne geçip aşı olması veya her şeyin harika gittiği söylemesi zannedilenin aksine ters etki yaratıyor. 

Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
DH Android Uygulamasını İndir DH iOS Uygulamasını İndir
Sorgu:

Editörün Seçtiği Sıcak Fırsatlar

Tavsiyelerimiz

Yeni Haber
şimdi
Geri Bildirim