İçinde yaşadığımız evreni anlama yolunda oldukça önemli çalışmalara imza atan ünlü evrenbilimci Stephen Hawking, geçtiğimiz günlerde İsveç'te verdiği bir konuşma sırasında kara delikler hakkında oldukça önemli açıklamalarda bulundu. Kırk yılı aşkın süredir fizikçilerin kafasını kurcalayan enformasyon paradoksuna değinen Hawking, bu paradoks hakkındaki yeni teorisini açıkladı.
İlginizi Çekebilir
Kuantum mekaniği ve genel görelilik kuramları arasında ortaya çıkan bu çelişki, kara deliğe düşen bir maddenin başına ne geldiğinin bilinmemesi sebebiyle ortaya çıkıyor. Kara deliğe çekilen bir madde hakkında bilgi alınamaması genel görelilik modeli tarafından bilginin kara deliğin muazzam baskısı sonucu tamamıyla yok olduğu şeklinde yorumlansa da, evrendeki hiçbirşeyin tam olarak yok olamayacağını savunan kuantum mekaniği modeline göre kara deliğe düşen madde hakkındaki bilginin de yok olması imkansız. Bu çelişkiye üçüncü bir bakış açısı getiren Hawking'in yeni teorisine göre bilgi, yani enformasyon, kara deliğin içine aslında hiç girmiyor. Hawking'e göre enformasyon daha önce düşünüldüğü gibi kara deliğin içerisinde değil sınırında, yani ışık ve maddenin artık kaçamadığı sınır olan olay ufkunda saklanıyor.
Bu da demek oluyor ki Hawking'in yeni teorisine göre bir karadeliğin içerisine düşen parçacıklar hakkındaki bilgi kara deliğin içerisinde değil, olay ufkunda yer alıyor ve olay ufkunun yüzeyinde bir hologram gibi saklanıyor. Bu da daha önce sanılanın aksine bilginin kara delikten kaçabileceği anlamına geliyor.
Kara deliklerin yaydığı Hawking ışınımı sonucu olay ufkundan kaçan fotonların bilgiyi kara delik dışına taşıdığını söyleyen Hawking'e göre bu bilgilere anlam kazandırmak ise mümkün değil. Kara delikten fotonlarla dönen bilginin karmaşık ve kullanılamaz bir şekilde geri geldiğini söyleyen Hawking, insanların bu bilgiyi öğrenmesinin mümkün olmadığını ifade etti.
Bu yeni teori ışığında kara deliğe düşen bir astronotun başına ne geleceği sorusunu da cevaplayan Hawking, böyle bir durumda iki ihtimalin söz konusu olduğunu söyledi. Kara deliğe düşen astronot ya olay ufkunun yüzeyinde iki boyutlu bir holograma dönüşür, ya da başka bir evrene geçiş yapar. Her iki ihtimalde de astronotun bu evrene geri dönmesi söz konusu olamaz. Hawking'in İsveç'teki Kraliyet Teknoloji Enstitüsü'nde verdiği konuşmayı aşağıdaki videoda bulabilirsiniz.
http://www.theguardian.com/science/2015/aug/25/black-holes-way-out-stephen-hawking Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:


ortada bırakın yeni teoriyi yeni fikir bile yok.bu şekilde haber yapmak donanımhaber e yakışmıyor olayın aslı şöyledir
"The Black Hole Wars"ı leonard susskind bu fikirler ile kazanmış ve bilgi kaybının mümkün olmadığını söylemiştir.
Hawking kabul etmek zorunda kaldığı yeni fikirleri benimsemiş ve onlar hakkında konuşmuştur. ne yeni teori vardır ne de yeni fikir..
olayın aslını öğrenmek isteyenler için defalarca izlediğim bir belgesel izleyin lütfen
29:30 dan başlamanız yeterlidir (10 dakikanızı alır türkçe dublaj)
teşekkürler
[youtube]pbhd488dnog[/youtube]
Ateist, Deist veya herhangi bir dine inanan bir çok bilim insanı vardır, hepsinin ortak yanı araştırmak, bulmaktır, nasıl olduğu hakkında sorular sormaktır test etmektir, bu insanlar olmasaydı şimdi ne bilgisayar, internet kullanıyor olurduk ne de sağlık araç gereçlerini.
Farz ı misal, bir zaman makineniz olsa bundan çok değil 150 yıl önceki tüm arap toplumlarına tek tek gitseniz ve eli ayağı olmayan sakat insanlar görüp neden böyle olduğunu oradaki hacı hocalara sorsanız, çoğunun size kaderci anlayışa sahip hacı hocanın vereceği cevap ''Allahın takdiri, sınav, test'', olurdu, günümüzde tıp ilerledikçe eli ayağı olmayan insanlar, gelişmiş protezler sayesinde koşu yarışlarına bile katılıp derece alıyorlar, bazı körler görmeye başlıyor, o zaman bu sakatlara körlere yardım eden insanlar Allahın işine mi karışıyor, test noldu, yalan oldu, bir çok hasta düzeldi, Allah bize akıl fikir vermiş, onu hangi yolda seçeceğimiz bize bağlıdır, bu dinin en büyük öğretilerinden biri muhtaç olana yardım etmektir, demek ki sakat olana, hasta olana şifa götürmek Allahın işine karışmak değildir, siz atomu alır bomba yapıp patlatıp on binlerce insan öldürürseniz işte o zaman iman miman kalmaz, aynı atomu alır ondan enerji elde edip insanlığın hizmetine sokarsanız o zaman bir fayda görebilirsiniz.
Yoktan var olmuyor o zaman nasıl olmuş bir araştıralım bakalım diye bir düşünceyle bakmak başka şeydir, yoktan var olmuyor o zaman bir yaratan yok diye bakmak başka şeydir, yani önemli olan düşüncenin temelinde neye niyet vardır önemli olan odur, elinize bir bıçak alıp adam da öldürebilirsiniz, aynı bıçakla ekmeği dilimleyip ondan bir fayda da çıkarabilirsiniz, önemli olan neye ne niyetle baktığınızdır, yani yoktan var olmuyor diyen herkes Allah yaratmadı gözüyle bakmıyor.