Birinci yılını geride bırakan COVID-19 pandemisi dünyayı kasıp kavurmaya devam ediyor. Uzmanların aşı ile kurtuluşa erebileceğimizi düşündüğü pandemiye karşı ülkelerin aşılama süreci devam ediyor. En agresif ülke konumundaki İsrail’de olumlu sonuçlar gelmeye başladı.
Oranlar düşüyor
Pfizer-Biontech ortaklığında geliştirilen COVID-19 aşısını hızlı bir şekilde uygulamaya koyan İsrail nüfusun yüzde 40’tan fazlasını aşıladı. 2.8 milyon kişi ise ikinci dozları da almış durumda. Gelen bilgilere göre yapılan testlerde pozitif çıkma oranı yüzde 6.2 oldu ve yılın en iyi rakamlarına ulaşıldı.
İlginizi Çekebilir
Ayrıca Bkz. "Apple’dan Malatya’ya mağaza sürprizi mi geliyor?"
Cuma günü ülkede 3000 civarında yeni vaka kayıt edilirken 858 tanesi ağır hasta konumunda. Ölüm rakamları da yine 35 civarında. Ülkede R bulaşma katsayısı 0.79 olarak ölçülürken aşı olanların çok daha düşük oranda virüs yaydıkları tespit edilmişti.
Aşı olmayan gruplarda yayılım yine hızlı bir şekilde devam ediyor. Hastane kaynakları gelen yeni vakaların sadece yüzde 10’unun aşı olan grup içerisinden olduğunu belirtiyor. Ağır hastaların yüzde 40’ı yine 60 yaş altındaki nüfustan geliyor. Aşılama 50 yaş altına doğru devam edeceği için henüz genç yaşlarda vakaların pek önüne geçilmedi. Ocak ayında yaklaşık 50 bin çocuğun pozitif çıktığı ifade ediliyor.
Yaklaşık 9 milyon nüfusu olan İsrail deyim yerindeyse Pfizer aşısının en geniş test alanı haline geldi. Aşılama sürecinde virüsün yayılımı büyük bir dikkatle inceleniyor ve görünüşe göre önemli aşamalar kaydediliyor. Hükümet Mart ayında nüfusun tamamını aşılamayı hedefliyor ve normale dönüş için adımlar atılması planlanıyor.
https://www.timesofisrael.com/covid-19-pandemic-ebbs-in-israel-with-lowest-positive-rate-in-almost-2-months/ Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:


Bence tüm dünyada eğitim sistemlerinde nasıl din dersi varsa ek olarak sağlık ve bilimsel gelişmeleri anlatan ve önem verdiren derslerde olmalı ki yeni nesil aşı ve bilim konusunda istekli olsun.
100 yıl önce bu salgın çıksaydı insanları kıracaktı ama gördükki Günümüzde de Avrupa ve ABD, Bir G.kore olamadı. Bir sonraki salgında daha hızlı test kitlerinin üretimi daha hızlı ekipman üretimi ve daha iyi takip haritası çıkarılacağını ümit ediyorum. Zaten bu salgından sonra Asya'da gördüğümüz maske kültürünün, Avrupa ve ABD'de de popülerleşeceğini varsayabiliriz.
Eskiden Kış aylarında hasta olmamak için toplu taşımada maske takıyorum diye insanlar bu hastalıklı mı acaba diye uzak duruyordu, fakat artık maske bilincinin elde edildiğini düşünüyorum.