Dün itibariyle merakla beklenen 4.5G ihalesi gerçekleştirildi ve operatörlerimiz bütçelerine göre frekans paketlerine en iyi teklifi vererek satın almaya çalıştı. Artık yeni bir dönemin habercisi olan 4.5G bizlere neler sunacak kısaca göz atalım:
4G nedir?
Aslında 3G teknolojilerinin ötesine geçmek için başlayan çalışmaların tümüne birden 4G adı verilmişti. 4G; mobil iletişim teknolojilerindeki asıl dönüşüm olarak gösterilmekteydi. 3G teknolojisine kadar altyapılar hem internet hem de konuşma-mesajlaşmaya göre optimize edilmek zorundaydı. Ancak 4G ile birlikte daha yüksek internet hızları temel amaç haline geldi. 4.5G ve 5G şeklinde tanımladığımız teknolojiler de yine yüksek internet erişimi ve yüksek bant genişliği değerleri ile alakalı.
4G çalışmaları Uluslararası Telekomünikasyon Birliği - ITU tarafından 2002 yılında başlatılmış ve iki kategoriye ayrılmıştır. Bir tanesi halen yaygın kullanıma geçememiş ve 1Gbps hızında teorik olarak bağlantı imkanı sunabilen Mobile Wimax, diğeri ise Long Term Evolution - LTE'dir.
LTE teknolojisinin adından da anlaşılacağı üzere uzun dönemde geliştirilerek kullanılması planlanmaktadır. İlk LTE uyumlu deneysel hücresel ağ 2004 yılında Japonya'da NTT DoCoMo tarafından, ilk ticari LTE uyumlu ağ ise 2009 yılında Norveç, Oslo'da hizmete girmiştir. İlk nesil altyapılar belirtilen hızlara çıkamamıştır. Genelde 100Mbps sınırı aşılamamıştır.
Neden 4.5G?
4G teknolojilerinde adım adım ve kategori kategori ilerleme sağlandığı için zamanla karşılıklık olmaması için alt isimlendirme ihtiyacı doğmuştu. 4G LTE ve 4G LTE-Advanced şeklinde yeniden isimlendirme de yeterli olmayınca, daha gelişmiş altyapı çalışmalarının 4.5G olarak adlandırılması kararlaştırıldı.
4.5G teknolojilerinde bağlantı kaliteleri artırılsa da asıl odak noktası cihazdan cihaza bağlantılar ve daha az enerji tüketimine yöneliyor. 4.5G LTE altyapılarında 1Gbps indirme hızlarına erişilmesi hedeflenirken, bu sayede hücresel ağlar üzerinden insansız hava araçları ile iletişim kurmak veya sanal gerçeklik içeriklerini aktarmak mümkün olacak. Biz de ülke olarak 4G teknolojilerine bu noktadan katılmış olduk.
4.5G teknolojileri LTE-Advanced şeklinde tanımlanan ve 6. kategoriden sonrasını içine alan altyapıları kapsıyor. LTE kategorileri 1'den başlayarak 15'e kadar giden rakamlardan oluşuyor. İlk kategoride indirme hızları 10Mbps seviyesindeydi. Sonrasında hızlar ve rakamlar da artış gösterdi. Teorik olarak ulaşılabilen en yüksek hız 600Mbps seviyesinde. 4.5G ise 300Mbps ve 600Mbps arasında hızlara ulaşacak.
Hızların artması 2x2, 4x4 veya 8x8 anten konfigürasyonu ile sağlanıyor. Genelde 8, 13,14 ve 15. kategoriler akıllı telefonlarda kullanılmıyor. Zira Cat. 8'de ve Cat. 15'de 2Gbps ve 4Gbps indirme hızları mümkün oluyor. Yine sıkça dile getirilen 1Gbps hızlara erişim ise 8x8 anten konfigürasyonu gerektiriyor ve şimdilik akıllı telefonlarda bu seviye biraz uzak görünüyor. Ayrıca entegre sistemler için Cat. 0 kategorisi 1Mbps hız imkanı tanıyor.
4.5G neler getiriyor?
Dediğimiz gibi 4.5G performans ve enerji tüketimine odaklanıyor. 4G altyapılarında indirme yaparken anlık olarak WiFi ve LTE bağlantılarının sırasıyla devreye girmesi sağlanıyordu. 4.5G altyapısında ise WiFi ve LTE bağlantıları eş zamanlı olarak çalışacak. Bu sayede indirme süreleri daha da kısalacak.
4.5G teknolojilerinde LTE-M adı verilen yeni nesil iletişim yongaları geliştirildi. Bu yongalar Cat. 0 içerisinde yer alıyor ve daha çok entegre sistemler ve giyilebilir cihazlara hitap ediyor. Bu bakımdan 4.5G içerisinde Nesnelerin İnterneti yani entegre sistemlerin birbiri ile haberleşmesi de önem taşıyor.
Yeni altyapıda bir baz istasyonu LTE-M yongaları sayesinde 100 bin bağlantıya izin verecek. 4G teknolojilerinde bu rakam 1000 civarındaydı. Ayrıca daha iyi kapsama alanı da sunulacak.
İhalede frekans bantları ne anlama geliyor?
Bantlar arasındaki farklara değinecek olursak örneğin 800MHz bandında hizmet veren bir operatör 1 kilometre öteye kadar en fazla 10 kullanıcıya tek baz istasyonu ile gidebiliyor. Ancak 2100MHz bandındaki bir operatör 1km'ye kadar en fazla 100 kullanıcıya iki baz istasyonu ile gidebiliyor.
Bu bakımdan 800-900MHz bantlarında yatırım maliyetleri haliyle azalıyor ancak kullanıcı kapasitesi düşüyor. 2100-2600MHz bantlarında ise yatırım maliyeti artıyor ancak kullanıcı kapasitesi de artıyor.
Yani bir frekans kapsama alanı açısından önemli iken diğer frekans daha fazla aboneye ulaşmak için tercih ediliyor. 800 MHz nüfus yoğununluğunun düşük olduğu bölgeler, 2100-2600 MHz ise büyük yerleşim yerleri, metropoller için geçerli bir frekans. Bu noktada operatörlerin maliyetleri iyi hesap ederek altyapılarını inşa etmeleri gerekiyor.
Hangi cihazlar 4.5G uyumlu?
1 Nisan 2016 itibariyle başlaması beklenen 4.5G hizmetinde operatörler hazırlıklarına başladı. Zaten mevcut 3G altyapılarının 4.5G altyapısına daha az masraflı olarak geçebileceği geçmiş dönemlerde açıklanmıştı. Operatörler de bir süredir 4G denemeleri yapıyordu.
4.5G için hem SIM kartların hem de cihazların uyumlu olması gerekiyor. Vodafone mevcut 3G SIM kartların 4.5G uyumlu olduğunu belirtiyor. Avea ve Turkcell için iletişim bayilerine danışmak gerekiyor. Mantık olarak LTE Cat. 6 ve sonrası uyumlu modem taşıyan cihazların teknolojiye uyumlu olması gerekiyor. Ancak pek çok kaynakta LTE Cat. 4 ve sonrası modem taşıyan tüm cihazların 4.5G hızlarından faydalanabileceği belirtiliyor.
Galaxy Note 5, Galaxy Note 4, Galaxy Note 3, Galaxy S6, Galaxy S5, Galaxy S4, Galaxy S6 Edge, Galaxy S6 Edge Plus, LG G4, LG G3, Sony Xperia Z3+, Sony Xperia Z2, HTC One M9, HTC One M8, Turkcell T60, Avea InTouch 4, Vodafone Smart 6 şeklinde listeyi uzatmak mümkün.
Teknik olarak 1 Nisan 2016 tarihi itibariyle zaten piyasaya çıkmış olan çoğu telefonda 4.5G uyumu mevcut bulunacaktır. Bu bakımdan tüketicinin özel bir model aramasına gerek olmayacak ve eskisi gibi tercih yapabilecek.
4.5G nasıl sağlanıyor?
Duyurulara bakarsak 4.5G'ye hepimiz hazır durumdayız. Ancak hazır olmayan bir unsur var ki o da altyapı. 4.5G hızlarına erişebilmek için baz istasyonlarının da yüksek hızda internete erişebiliyor olması gerekli. Bunun için baz istasyonlarına fiber ile gitmek gerekiyor. Yapılan araştırmalara göre Türkiye'de tüm baz istasyonlarına fiberle gitmek için 1.5 milyon kilometre uzunluğunda hat döşenmesi gerekiyor. Bu da toplamda 22.5 milyar TL'lik yatırım anlamına geliyor.
Türkiye'de toplam 250.614km uzunluğunda fiber altyapı bulunuyor. BTK'nın raporunda mevcut altyapının 197.262km'lik bölümünün Türk Telekom'a ait olduğu, geri kalan 53.352km'lik bölümün ise alternatif işletmeciler arasında dağıldığı görülüyor. Toplam baz istasyonu sayısı ise 65 000 civarında.
Görüldüğü üzere fiber altyapı olarak çok gerilerdeyiz. 1 Nisan tarihine kadar hızlı bir şekilde altyapı yatırımı yapılması gerekiyor. Ayrıca baz istasyonu sayısının da artırılması şart. Diğer türlü bakır kablo ile gidilen bir baz istasyonundan 4.5G hızları beklemek hayal olur.
Turk Telekom iştiraki Avea'nın fiber altyapısı olarak avantajlı durumda olduğunu söyleyebiliriz. Yine Turkcell de önemli bir fiber ağına sahip. Bu noktada Vodafone'nun yatırımlarını artırması gerekiyor. Hali hazırda firma 2013 yılından bu yanan TEİAŞ ile ortak olarak elektrik hatları ile paralel olarak Fiber altyapısı yerleştiriyor. 4.5G ekipmanları konusunda Huawei önemli çalışmalar yapıyor. Bu bakımdan ülkemizdeki altyapı çalışmalarında muhtemelen Huawei'nin ekipmanlarını göreceğiz.
4.5G ülkeye ne kazandıracak?
En başta vatandaşımızın daha yüksek erişim hızlarına ulaşabileceğini söyleyebiliriz. Devlet tarafında ise ilk etapta 3-4 milyar Avroluk bir ihale geliri olacağını söyleyebiliriz. Ayrıca yapılacak fiber ve altyapı yatırımları da yine ülkemize kazandıracak. Bu alanlarda daha fazla insan istihdam edileceği için dolaylı olarak yine insanımız kazanacak.
istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
1 Kişi Okuyor (0 Üye, 1 Misafir) 1 Masaüstü
GENEL İSTATİSTİKLER
43184 kez okundu.
97 kişi, toplam 120 yorum yazdı.
HABERİN ETİKETLERİ
turkcell 4.5g, vodafone 4.5g ve 4.5g