Mart ayında kurulan HEVC Advance adlı grup ellerindeki HEVC ile ilgili patentleri bir araya getirmeyi ve bu format üzerinden gelir elde eden herkesin telif hakkı ödeyeceği bir sistem geliştirdi. GE, Technicolor, Dolby, Philips ve Mitsubishi Electric firmalarından oluşan HEVC Advance her içerikten yüzde 0.5 telif hakkı istiyordu. Ayrıca ilk gün kararı kapsamında sistemin kurulduğu günden itibaren değil, kişinin içerikleri ilk yayınlamaya başladığı günden itibaren telif bedeli oluşturuluyordu. Yani bir nevi kararlar geçmişe yürüyordu.
HEVC formatı yüksek verimlilik seviyesinde video sıkıştırma olarak tanımlanıyor ve H265 şeklinde de biliniyor. Videoları daha fazla sıkıştıran ve daha az bant genişliği kullanan format böylece daha yüksek çözünürlükte ve yüksek kalitede videolara imkan tanıyor. Bu sayede 4K videolar akıcı ve daha az bant genişliği kullanarak tüketiciye sunuluyor.
Yaklaşık 500 patente sahip olan grubun hesabıyla örneğin Facebook, Netflix gibi firmalar yıllık 100 milyon dolara kadar telif bedeli ödeyecek. Ayrıca örneğin Zappos firması bir ayakkabı reklamı hazırladığında eğer patentleri kullanıyorsa ayakkabı satışlarından bedel ödemek zorunda.
İçeriklerin yanında bu içerikleri oynatabilecek cihazlar için de bedel isteniyor. Örneğin televizyon üreticileri cihaz başına 1.5$, mobil cihaz üreticileri de cihaz başına 0.8$ şeklinde bedel ödemek zorunda. Medya oynatıcılar için ise cihaz başı 1.1$ bedel söz konusu. HEVC Advance yanında MPEG LA gurubu da HEVC kodekleri için lisans bedeli istiyor ancak ödeme tablosu nispeten daha ekonomik ve üst sınırlar da belirlenmiş durumda.
4K içeriklerdeki bu sıkıntılı durum, içerik ve cihaz üreticilerini yeni kodekler geliştirmeye itmişti. Google'ın hali hazırdaki VP9 kodeğinin yanında pek çok farklı firma bir araya gelerek çalışmalar yapmaya başladı. Bağımlılığı azaltmaya yönelik olan bu çalışmalar HEVC Advance grubuna geri adım attırdı.
Grup yeniden belirlediği ödeme tablosunda kategorilere göre lisans ücretlerini revize ederken, yarı yarıya düşen bedeller söz konusu. Diğer taraftan ücretsiz olarak içerik sunan platformlardan bedel istenmeyecek. Ayrıca faaliyet gösterilen alana göre de yıllık 2.5 milyon ile 40 milyon dolar arasında üst sınır belirlendi. Böylece firmaların maliyetinin artmasının önüne geçilmiş oldu.
Yeni ödeme tablosunda Samsung, Apple gibi üreticilerin çok büyük bir kaybı yok. Ayrıca kamu yararına olarak, ücretsiz veya reklam destekli içerik sunan platformlar da bedel ödemekten kurtuldu. Bununla birlikte en büyük darbe çevrimiçi ücretli film ve video gösterimi yapan firmalara vuruldu zira abone başına bedel ödemek gibi zorlayıcı seçenekler bulunuyor.
Firmaların alternatif ve açık kaynak kodeklere yönelmesi aslında tam olarak sorunu çözmüyor zira içerik üreticiler an itibariyle Google VP9 standardına yönelse bile, bunu desteklemeyen televizyon, medya oynatıcı gibi cihazlar bir anda işlevsiz hale gelecek. Bu bakımdan her üreticinin tüm standartları destekleyen cihazlar geliştirmeleri gerekiyor. Bu da önümüzdeki yıllarda mümkün olabilecek.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Ovv fena atıştı, deliksiz soktu
paramla yapılıp yine paramla geçtiğim köprü var o köprünün bacaklarını senin gibilere...
Heykel var yer misin kanka?
bizimkiler tahareti tartışıyor