İngiltere’deki Manchester ve Cardiff Üniversitesi’ndeki arkeologlar, ülkenin en ünlü Taş Devri anıtlarından biri olan odalı mezar Arthur’s Stone’un kökenlerini keşfettiler.
Ünlü yazar Clive Staples Lewis’in Aslan, Cadı ve Dolap adlı eserinde bulunan “taş masa”ya ilham veren yapı, ilk kez detaylı bir şekilde kazıldı.
MÖ 3400’de Neolitik (Cilalı Taş Devri) dönemine tarihlenen yapı, Güney Galler’deki dağlara bakan ıssız bir tepede yer alıyor.
“Heyecan verici bir keşif”
Araştırmacılardan Julian Thomas çalışma ile ilgili şunları söyledi: “Bu 5700 yıllık şaşırtıcı mezarın kökenleri şimdiye kadar belirsizdi. Şimdi ise bu anıtın kökenine ışık tutabilmek heyecan verici ve kökenlerimizi öğrenmemize yardımcı olabilir.”
Araştırmacılar, Arthur’s Stone’un 2013 yılında İngiltere’de keşfedilen “ölüler salonu” adlı antik mezar höyüğü ile bağlantılı olduğunu keşfettiler. Yanarak yerle bir olan “ölüler salonu”, iki mezar höyüğüne ve iki büyük binaya ev sahipliği yapıyordu. Neolitik insanlar tarafından ortak toplanma alanı ve mezar olarak kullanıldığı düşünülen bu anıtın da araştırmasını aynı ekip yapmıştı.
Arkeologlar, Arthur’s Stone’un da “ölüler salonu”na benzer amaçlar için kullanıldığını ve Neolitik çağlarda bir tören alanı olarak kullanılmış olabileceğini düşünüyor.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
Ovv fena atıştı, deliksiz soktu
paramla yapılıp yine paramla geçtiğim köprü var o köprünün bacaklarını senin gibilere...
Heykel var yer misin kanka?
bizimkiler tahareti tartışıyor