Günümüzde havayolları, operasyonlarını olumsuz biçimde etkileyen türbülansın etkilerini en aza indirmek için pilot raporlarına ve hava durumu bildirilerine güveniyor. Bu tür raporlama yöntemlerinin faydalı olduğu şüphesiz. Ancak verilerin parça parça iletilmesi, paylaşılan bilginin nitelik ve kapsam açısından tutarsız olabilmesi ile gözlemlerin nesnel ve bölgesel doğruluktan uzak olması gibi sebeplerden ötürü söz konusu veriler yetersiz kalabiliyor.
Türbülans Farkındalığı ise sıkı bir şekilde yapılan kalite kontrolü sonrası katılım sağlayan hava yolu şirketlerinden elde edilen veriler sayesinde, sektörün imkân ve kabiliyetini artırabiliyor. Toplanan veriler; tek, anonim hale getirilmiş ve nesnel bir kaynak veritabanında birleştirilip katılımcıların hizmetine sunuluyor. Sistemin yegâne amacı ise pilotlara ve operasyonlarda görev alan personele ilk elden global, gerçek zamanlı ve doğru bilgiyi ulaştırabilmek.
IATA CEO’su Alexandre de Juniac da “havacılık sektörü için en önemli öncelik ve uzlaşma alanı her zaman güvenlik olmuştur. Türbülans Farkındalığı sistemi ile gerçek zamanlı paylaşılan veriler sayesinde yolcular daha güvenli ve konforlu seyahat edebileceklerdir.” sözleriyle platformun önemini vurgulamış.
Uçuşlar çevreci hale gelecek
IATA, küresel ısınmayla birlikte artan ani hava durumu değişiklikleri yüzünden türbülans tahminleri yapmanın zorlaştığını ifade ediyor. Ancak doğru verilere sahip olma oranı arttıkça, pilotların havanın daha sakin olduğu yüksek irtifalara tırmanma kararını daha rahat verebilecekleri belirtiliyor. Yüksek irtifa sayesinde daha az yakıt harcayan uçakların da CO2 emisyonunu düşüreceği vurgulanıyor.
Bu haberi, mobil uygulamamızı kullanarak indirip,istediğiniz zaman (çevrim dışı bile) okuyabilirsiniz:
paramla yapılıp yine paramla geçtiğim köprü var o köprünün bacaklarını senin gibilere...
Heykel var yer misin kanka?
bizimkiler tahareti tartışıyor