
Uluslararası bir ekip tarafından incelenen fosil, “Elgol’un sahte yılanı” anlamına gelen Breugnathair elgolensis adıyla tanımlandı. Fosil, yılan benzeri çene ve diş yapısını kertenkele gövdesi ve uzuvlarıyla bir arada barındırıyor. Bu olağanüstü özellik kombinasyonu, şimdiye dek bulunmuş en eski ve en eksiksiz Jura dönemi kertenkelelerinden birini temsil ediyor. Araştırma ekibinin başyazarı, American Museum of Natural History’den Dr. Roger Benson, keşfin mevcut evrimsel teorileri zorladığını belirterek “Bu fosil, yılan atalarının beklediğimizden çok farklı olabileceğini ya da yılan benzeri özelliklerin ilkel, bağımsız bir grupta evrimleşmiş olabileceğini gösteriyor” diyor.
Bu Yeni Fosilin Keşfi, Evrimsel Yapboza Yeni Bir Parça Daha Ekledi
Yaklaşık 40 santimetre uzunluğa sahip olan Breugnathair elgolensis, muhtemelen Orta Jura döneminin en büyük kertenkelelerinden biriydi. Kavisli, kanca benzeri dişleri ve güçlü çenesiyle modern pitonları andırıyordu. Buna rağmen kısa gövdesi ve tam gelişmiş uzuvlarıyla klasik bir kertenkele görünümünü koruyordu. Bilim insanlarına göre bu kadim sürüngen, küçük kertenkeleler, erken memeliler ve hatta yavru dinozorları avlıyor olabilirdi. Fosilin bazı kemiklerinde, özellikle kafatasının arka kısmında, gekolara benzer yapılar tespit edilmesi de evrimsel açıdan daha da kafa karıştırıcı bir tablo ortaya koyuyor. Çünkü bu özellikler, yılan benzeri çene ve diş yapısıyla çelişerek hem kertenkele hem de yılan özelliklerini aynı anda barındırıyor.
Fosil ilk kez 2016’da National Museums Scotland’dan Dr. Stig Walsh tarafından Dr. Benson ile birlikte yapılan bir arazi gezisinde bulundu. Keşfin ardından ekip, neredeyse on yıl boyunca fosili incelemek ve sınıflandırmak için yoğun bir çalışma yürüttü. Avrupa Senkrotron Radyasyon Tesisi’nde yapılan yüksek çözünürlüklü X-ışını taramaları sayesinde fosilin iç yapıları ayrıntılı şekilde görüntülendi. Bu analizler, Breugnathair’ın daha önce yalnızca parçalı fosillerle bilinen ve pek çok yönü belirsiz olan Parviraptoridae adlı soyu tükenmiş yırtıcı sürüngenler grubuna ait olduğunu ortaya koydu. Bu grubu 30 yıl önce ilk kez tanımlayan Profesör Susan Evans, keşfin önemini “Yıllar önce birkaç parçayla tamamlamaya çalıştığınız bir yapbozun kutusunu nihayet elinize almak gibi” sözleriyle özetledi.
Bulgular, yılanların nasıl evrimleştiğine dair yeni sorular doğuruyor. Fosilin bazı yönleri yılanların bilinen atalarına işaret etse de diğer özellikleri bağımsız bir evrimsel yol olasılığını gündeme getiriyor. Dr. Benson, bu çelişkiye şöyle dikkat çekiyor: “Bu fosil bizi oldukça ileriye taşıyor ama cevabın tamamını henüz vermiyor. Yine de yılanların kökenini çözmek için çok daha heyecan verici bir yol açıyor.”
Araştırma, yalnızca yılanların evrimine dair teorileri sorgulatmakla kalmıyor, aynı zamanda Jura döneminin ekosistemine dair de önemli ipuçları veriyor. Breugnathair elgolensis, dinozorlarla aynı dönemde yaşamış ve onların ekosisteminde yırtıcı bir rol üstlenmiş olmasıyla, evrimsel tarihimizin karmaşık ağını daha da genişletiyor.
Bu haberi ve diğer DH içeriklerini, gelişmiş mobil uygulamamızı kullanarak görüntüleyin:


beşli çete yapsa rüzgardan yıkılır...
ağaçlar akıllandı savunmaya geçti derler ama mal sahibi herşey bir düzen üzerinedir düzeni bozmayın der anlayana...